Hayatın akışı içinde bazen şöyle bir mola verip kendine uzaktan bakabilir misin? Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum ve neler  yapıyorum diye sorabilir misin? Ben bunu sık sık yapıyorum. Ve her yaptığımda da bu kadar internet kullanıyor olmamın aslında çok gereksiz olduğu sonucuna ulaşmışımdır. Fakat gel gör ki dostum, türlü gerekçelerle bu konuda adım atmayı genelde ertelemişimdir. Çünkü insan konforunu bozmak istemiyor. Alışmış olduğun bir düzen var ve bu düzeni devam ettirdiğin sürece daha az enerji ile yola devam etmiş oluyorsun. Davranışların otomatikleşiyor çünkü. Ama bu zahmetsiz ve konforlu hayat bana yarar sağlıyor mu? İşte bu soruyu da sorduğumda bir şeyler yapmaya daha çok azmediyorum ve neticede bu Ramazan ayının ilk günü sosyal medya konusunda kendimi kısıtlamaya karar verdim. Yani bu sefer Ramazan orucuna ek olarak farklı bir oruç daha tutacaktım. Telefonumdan bir çırpıda Instagram, Facebook, Twitter , Whatsapp ve Youtube'u sildim. Bir ölçüm yapmadım ama öyle zannediyorum ki günde ortalama 4-5 saatimi bu 5'liye ayırıyorum. İlk gün âdeta bir bağımlılık krizi yaşadım. Parmaklarım defalarca bu uygulamaların kayıtlı olduğu yerlere gitti. İkinci gün biraz rahatladım. Ve üçüncü gün özgürleştim... Yani aslında bunlar olmadan da yapabileceğim hissi 3 gün gibi kısa bir sürede geldi ve bu uygulamalara neredeyse hiç ihtiyacım olmadığını yaşayarak görmüş oldum. Dört ya da beşinci günden itibaren sadece laptoptan sosyal medyaya bakmaya karar verdim. Facebook'u açtım 5 dakika sürmeden işim bitti. Instagram aynı şekilde, youtube öyle, twitterdan 5 dakikada tüm malumatı da aldım . Günlük 20 dakikada tüm sosyal medya ihtiyacımı karşıladım. Ve bu şekilde devam ettim. Tabi günlük 3-4 saat ekstra zaman ortaya çıktı. Yani bir gününün 28 saate çıkması gibi bir şey. Böyle olunca daha çok kitap okuyabildim. Kendime daha çok zaman ayırabildim ve kendi iç hesaplaşmalarımı daha rahat yaptım.

Lafı uzatmayayım; neticede Ramazan ayı bitti ve bu konuda bir düzen oturttum. Ramazan'da elhamdülillah 27 kitap okuyabildim. Ve şu an telefonumda halen sosyal medya uygulamaları yok. Günlük ortalama 1 saatte ihtiyacımı karşılıyorum. Sürekli aklı bildirimlerde, telefonunda olan, sürekli "aman yeni bir gelişme olursa kaçırmayayım" modunda olan insanlık maalesef düşünmeyi, yeni bir şeyler üretmeyi ve hayata geliş amacını sorgulamayı unutuyor. Bunun yerine "bugün şunu yaptım, bugün bunu yedim" gibi aslında paylaşana da görene de faydası olmayan şeylerle bizleri oyalıyor. Sonra da "kaç kişi görmüş, kaç kişi beğenmiş, kim ne yorum yazmış" diye durmadan bağımlılık derecesinde bizleri kendisine baktırıyor... Biraz kafanı telefondan kaldır ve gerçek hayata bak. Hayat sosyal medyadan ibaret değil. Tüm dünyayı sessize al ve kendine yönel. Unutma, kendini tanıyamayan Rabbini tanıyamaz. Hayata bir mola verip sorgulamalar yapmazsan herkes gibi yaşar herkes gibi ölürsün. Ama bunları yaparsan herkesten farklı olur ve dünya ile ahirette bir adım önde olursun.

Günde kaç defa telefonuna bakıyorsun? Kaç defa boşu boşuna sosyal medya ana sayfasını yenileyip duruyorsun? Neden telefonla yapışıkmış gibi yaşıyorsun? Sosyal medyasız 3 gün bile geçiremem diyorsan böyle bir  bağımlılığın sebebini hiç sorguladın mı?  Bu soruları kendin uzatabilirsin. Benim sosyal medya orucu tecrübemi daha ayrıntılı dinlemek istersen https://youtu.be/L-cBbcfhg0M bu adresi üşenmeden tarayıcına yazabilirsin. Haa, bir sürü büyük harf, küçük harf ve rakam falan var üşendin mi? Valla kusura bakma lütfen biraz gayret et bunu da yapamıyorsan ben sana ne diyeyim :=) Selam ve dua ile.