EDİTÖR

Bilgi Çağında Mahremiyetin Sınırları

Bilgi Çağında Mahremiyetin Sınırları
Son yıllarda ülke ve dünya gündemimizin çok kalabalık olmasından dolayı hatırlatmam gerekiyor; biz bu gündemlerle boğuştuğumuz esnada bir dergi bir zamanlar okurları olan insanlardan genel yayın yönetmenleri ve editörler çıkarmaya başlamıştı. Bir dergi okurlarından kendi genel yayın yönetmenlerini ve editörlerini çıkarmaya başlamış ise bir dergiden fazlası olmuş demektir… Bu, dergi kendi içinde bir devinim, gelenek ve kültür oluşturmuş demektir. Genç İstikbal dergisini bir dergiden daha fazlasına ulaştıran bütün genel yayın yönetmenlerine, editörlere ve yazarlara şahsım adına teşekkürü borç bilirim.

***

Gelişen teknoloji hayatımızı her gün daha kolaya hale getiriyor. Gelişen iletişim teknolojileri sayesinde mesafeler ortadan kalkıyor. Özellikle internet dediğimiz olgunun sosyalliği medya platformlarına taşımasının bir sonucu olarak dünyanın iki yakası bir araya gelmiş durumda!

Öncelikle belirtmeliyiz ki sosyal platformlardan kastımız sadece Türkiye’de çokça kullanıldığı için bilinen Mahşerin Dört Atlısı diye nitelendirdiğimiz Facebook, Youtube, Instagram ve Twitter değil. Örneğin küresel anlamda kullanılan özelliklede İngilizcesi olan insanların dünyanın her yerinden katılım sağladığı Reddit ve Quora gibi daha birçok platform insanlara hizmet sunmaktadır. Birçok sosyal platform dünyanın birçok yerinden insanın katılımı ile dev şirketlere dönüşüyorlar. Bu dev şirketlerin en büyük gücü, ellerinde tuttukları veri tabanlarıdır. Özellikle, Google ve Facebook ellerinde ciddi anlamda büyük bir veri tabanı tutmaktadırlar. 

Bu veri tabanları ile neler yapılabilir?

Verdiğiniz her fotoğraf yüz tanıma sistemlerinin alt yapısında kullanılabilir ve gerekli alt yapıya sahip bir MOBESE kamerası ile her yerde takip edilebilir. Konum verilerinizi kullanan bir program aracılığı ile her an yeriniz tespit edilebilir. Daha bunlar gibi birçok örnek sayılabilir.

Sonuç olarak, bu verilerin birçoğu mahrem bilgilerimizi içeren veriler. Hatta veriler mahrem bilgilerimizi içermese bile bu veriler işlenerek mahremiyet sınırları kolayca aşılabilir. İşte böyle bir dünyada mahremiyetin sınırlarını tekrar düşünmemiz gerekiyor.

Mahremiyet sınırları bir taraftan, geçtiğimiz günlerde Yeni Zelanda’da, Mısır’da ve Filistin’de yüreğimizi burkan olaylar yaşadık. Yaşanılan bu olayları da arka planları ile birlikte sizlere aktarmaya çalıştık.

Selam ve dua ile, iyi okumalar! 

YAZAR HAKKINDA
Enes Yıldırım
Enes Yıldırım
Genç İstikbal Dergisi Genel Yayın Yönetmeni
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN