FİKRİYAT

Ey Oğul...

Ey Oğul...
Kabil, öldürünce Habil’i, dökülünce yeryüzünde ilk kan, buluşunca toprak sıcak kan ile başladı bu dünyanın iyiye ve güzele hasreti. O gün bu gündür de hep bu özlem içerisinde oldu, dünya. Kötü insanlar hem dünyaya hem insana kast etmeyi bir halt sanarak mütemadiyen devam ettiler kast etmelerine. Allah(c.c.), zaman zaman peygamberler göndererek “Durun..!” dedi kalabalıklara ‘’Durun! Yanlış yoldasınız. Şayet bu gidişatınızı değiştirmezseniz bir felakete uğrayacak helak olacaksınız. Kimi insan toplulukları kulak verdiler bu çağrılara ve zelil olmaktan kurtuldular kimi insan toplulukları ise dinlemediler Allah’ın cümlelerini insanlarla buluşturan peygamberleri ve acı bir azapla kesişti yolları. 

Biz elhamdülillah Müslüman insanlarız ve esasen bizi güçlü kılan da bu. Gücümüzü doğrudan Allahtan aldığımıza iman ettiğimiz takdirde kimse bize galip gelemez.  İmtihanı bu şekilde tasarlamış cenabı hak. Tüm peygamberlere yüklenen sorumluluk;  birlikte hareket ettikleri müminlerle beraber yaşadıkları çağın zulüm odakları ile belli ilke ve prensipler etrafında toplanarak mücadele etmek ve yeryüzünde hakka dayalı bir düzen tesis etmek. Yan yana gelişlerimiz ittifak ettiğimiz hususlarla güçlendirilmeli iken,  günü ve çağı hakkıyla okuma noktasında zaafa düşen Müslümanlar ayrılıkları dillendire durarak gücümüzü olağanca güçleri ile kırmakta, ehli küfür karşısında zelil oluşlarımıza bir yenisinin katılmasına farkında olmadan omuz vermekteler. 

Batılı kişisel gelişim mantalitesi insanı firavunlaştırıyor, adı konulmamış bir tanrılık iddiasına sürüklüyor. Bu sürükleniş iyiye/güzele mütemadiyen irtifa kaybettiriyor. İnsanın, insan olarak ve insan kalarak tekâmülünü öngören; ilimden, irfandan, inançtan beslenen bir maya ile yoğurulması son verecek iyiye/ güzele dair hasretimize.  İşte bu noktada Hz. Lokman’ın “Ey Oğul..” deyişleri her birimiz için rehber olma özelliği taşımakta. Bu deyişlere tekrar tekrar kulak vermeli, sinelerimize temas ettirebilmeliyiz. Bu bakış açısı ile yoğurulan insan modeli inşaa edecek inşallah yeni bir dünyayı..

Ey oğul.. Allah'a ortak koşma. Muhakkak ki şirk pek büyük bir zulümdür. Allah her yaptığını ortaya çıkarır.

Ey oğul.. Namazını dos doğru kıl. İyiliği tavsiye et, kötülükten sakındır. Başına gelene sabret. Şüphesiz ki bunlar uğrunda azim ve sebat edilmeye değer işlerdendir.

Ey oğul.. Kasılarak yürüme, yavaş konuş. Gururlanıp insanlardan yüzünü çevirme. Yeryüzünde kasılarak yürüme. Çünkü Allah büyüklük taslayan ve övünenleri sevmez. Yürüyüşünde mutedil ol. Sesini alçalt. Seslerin en çirkini, şüphesiz ki, eşeklerin sesidir.

Ey oğul.. Takvayı kendin için kârlı bir ticaret olarak kabul et. Çünkü böyle ticaretler sonsuz kazançlar temin eder. Tevbeyi geciktirme. Çünkü ölüm ansızın geliverir.

Ey oğul.. Cahil kimselerle dostluk kurma. Çünkü onunla dost olursan, kendi yaptıklarını senin hoş karşıladığını sanar. Allah'tan hakkıyla kork. Kalbinin bozuk olduğunu bildiğin halde başkalarının sana saygı göstermesi için takva ehli olduğunu ihsas ettirme.

Ey oğul.. Kötülük ve günahlar senden sakındığı gibi, yani işlemedikçe sana dokunmadığı gibi, sen de onlardan sakın. Çünkü kötülük kötülüğü, günah da günahı çeker. Âlimlerin meclisinde bulun. Hikmet ehlinin sohbetlerini dinle. Çünkü Allah kuru toprağı yağmurla nasıl canlandırırsa, ölmüş kalbleri de hikmetli sözlerle öyle diriltir. 

Ey oğul.. Sofrana takva ehli mü'minleri davet et. Her işinde ilim ve tecrübe sahibi kimselerle istişare et, onların fikrini almaya çalış. İnsan fakir de olsa ilim ve hikmetiyle hükümdarların meclisinde yer alır.

Ey oğul.. Dünya dipsiz bir denizdir. Onda niceleri boğulmuştur. Bunun için takvadan bir gemi edin. İçine îmânı yükle. Tevekkül yelkeniyle açıl. Ancak bu şekilde selâmetle yol alır, selamete çıkarsın.

Ey oğul.. Birisiyle dostluk kurmak istiyorsan, önce onu öfkelendirecek bir şey yap. Şayet öfkeli iken sana insaflı davranırsa ona yaklaş, insafsız davranırsa uzak dur.

Ey oğul.. Dünyaya geldin geleli âhirete doğru yol alıyorsun. Bunun için âhiret yurdu, sana dünya yurdundan daha yakındır. Dilini 'Allah'ım, beni affet' demeye alıştır. Çünkü öyle anlar vardır ki, o saatlerde Allah duaları reddetmez, istediğini ihsan eder.

Ey oğul.. Borçlanmaktan uzak dur. Çünkü borç, seni gündüz zillete sürükler, gece de üzüntüye boğar. Allah'tan öyle bir şey iste ki, günah işlemeye cesaretin olmasın. Ve Allah'tan öyle kork ki, rahmetinden hiçbir zaman ümidin kesilmesin.

Ey oğul.. Tembel olma. Tembellik bedbahtlık alâmetidir. Acele etme, acele şeytan işidir. Ahlâkını düzelt. Dostuna da, düşmanına da güler yüz göster. Ancak değerin ve itibarın kırılacak derecede hareket etme. Her şeyin hayırlısı olan orta yolu tercih et.

Ey oğul.. Yolda yürürken yüzünü gözünü oraya buraya çevirme ki, gönlün vesvesede kalmasın Bıyık ve sakalınla oynama. Parmağını burnuna sokma. Yollara tükürme, sesli sümkürme. Elinle sinek kovalamayı terk et. Sükût ve teenni ile hareket et. Az konuş. Çok konuşmak, yanılmaya sebeptir.;

Ey oğul.. Konuşurken sözü fazla dağıtma. Aksi takdirde şerefine zarar gelir. Konuşurken başkalarını utandırma. Kaş göz işareti yapma. Güzel ve lâtif sözleri duymaya çalış. Fazla hayrete düşme. Sözün tekrarlanmasını isteme. İnsanları güldürecek ve kendini maskara edecek sözlerden sakın.

Ey oğul.. Kimse hakkında atıp tutma. Senden bir şey istendiği zaman, elinden geliyorsa vermeye çalış. Birinden bir şey istediğinde de fazla ısrar etme. Dinle alakası olmayan meselelerde aksi vaki ise tartışmaya ve münakaşaya girme.

Ey oğul.. Acizliğini ve fakirliğini hiç kimseye, hattâ ailene dahi açma ki, onların yanında itibarın düşmesin, sözünü dinlemez olmasınlar. Bir kimse ile bozuşursan, dilini tut ve makbul olan sözü söyle. Önce düşün, sonra söze giriş. Herkesin değerini ve layık olduğu hürmeti muhafaza eyle.

Ey oğul.. Bir kimsenin davetinde bulunduğun vakit, azla yetin. Dalkavukluk edip de o yemeği övmekle başkalarının yemeğini kötüleyip tahkir etme. Bir kimsenin evinde misafir kaldığın vakit gözlerine dikkat et. Her tarafa bakıp durma. Durumuna vakıf olduktan sonra dine aykırı da olsa sırrını ifşa etme.

Ey oğul.. Bir işe başladığın zaman, meydana gelmeden önce kimseye açma ki, mahcup düşmeyesin.  Sadakayı çok ver. Mal sevgisini gönlünden çıkar. Doğru söyle, Allah'tan gelene razı ol. İlim ve takva ehli veya herhangi bir sebeple senden ileride bulunan bir kimsenin huzurunda dilini tut.

Ey oğul.. Senin iyiliğini isteyen dostlarının tavsiye ve öğütlerini can kulağıyla dinle.  İnsanların gönlünü almaya çalış. Allah'ın rahmetinden ümidini kesme. Açıkta ve gizlide iyi olmaya çalış. Varlık yokluktan, akıl sarhoşluktan iyidir. Bir şeyi vaktinden önce isteme.

Ey oğul..  İçini dışından daha çok süsle: İçin Hakkın, dışın halkın baktığı yerdir. Her yerde ve her zaman Allah'ı yanında hazır nazır olarak bil. Allah nazarında seni utandıracak işi bırak..

YAZAR HAKKINDA
Yavuz Selim Sürer
Yavuz Selim Sürer
1985'de Mersin'de dünyaya gözlerini açtı. Balık sevdasına tutulunca Sinop'a geçti. Sinop su ürünleri fakültesinde tükettiği günler karşılığında diploma almaya hak kazandı. Ticaret ehli olmak istedi ama hayat onu bir grup arkadaşı ile su ürünleri mühendisleri adına giriştiği hak, yetki, istihdam mücadelesiyle memuriyete sürükledi.
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN