GÜNDEM

İnandığı Gibi Yaşayamayanlara

İnandığı Gibi Yaşayamayanlara
Size böyle seslenmek istemezdim, beni bağışlayın. Bir derdim var ki canımı çok yakıyor. Bir problemimiz var ki canımızı sıkıyor. Umursamıyorsun, belki aklına bile gelmiyor.

Hakkın vardır. Kur’an bir kez olsun inmediyse kitaplığın rafından, baban kredi çekebilmek için fetva arıyorduysa hocalardan, elindeki sigarayı görünce çeken olmadıysa kulağından; senin hakkın vardır… Hemen söyleyeyim, hakkın olan sızlanmak değil; yeniden Müslüman gibi yaşamaktır.

Ezan sesini beş vakit duyabileceğin topraklarda, Müslüman bir annenin kucağına doğmak lütfedildiyse sana, imtihanın büyüğü senin kardeşim imanını kuşan!

Bir tarifim var. Öyle büyük büyük laflar edip köşeye çekilmeyeceğim. Ama sen de seyirci gibi izlemeyeceksin tüm olanı biteni bundan sonra.

Sözleşme yapıyoruz, hazırsan?

Kumandayı yavaşça yere bırak! Bir daha televizyon izlemiyorsun. Haberleri izleyip ümmeti kurtarmayacaksın ya da belgeselde öğrendiğin bir bilgiyle mucit olmayacaksın. Dürüst olalım, ne haber ne belgesel izlediğin yok zaten. “Uçmuş bu adam!” diyebilirsin bana ama izlediğin her bir dizi imanından bir şeyler koparıyor. 

Arkadaşların bir masa etrafına dizilip türlü muhabbetler edebilir. Öncelikle kızlı erkekli oturulan ortamlarda bulunman için haklı bir gerekçen yok ve olamaz. Müslüman gibi yaşama arzunu belli etmediğin her toplulukta namazların geçecek, senin inandığın değerler sakız gibi çiğnenip espri konusu olacak. İşin asıl can sıkıcı boyutu ise sen de onlara katılmaktan geri durmayacaksın.

Sen meşgul olacaksın kardeşim. Bu işin ölçüsü şudur: Bilgisayarın, telefonun, internetin pisliğine boğulmaya fırsat bulamayacağın kadar meşgul olacaksın.

Başın yerde yürüyeceksin yollarda. “Bir şeyini düşürdü herhalde onu arıyor” desinler. “İmanımı kaybetmiştim, elhamdülillah buldum!” demekten geri durma o vakit. İradem var yanılgısına düşme sakın. Gözlerin alışırsa “Yanlış!” diyemez olur dilin…

Her zaman çok kuvvetli hissetmeyebilirsin kendini kardeşim. Nefsin tatlı tatlı sesleniyordur da zaten. Rabbimiz samimi tövbeyi kabul eder diye günahlarına kapı aralama. Tövbenin samimiyetini baştan satmış olursun şeytana. 

Sabah ve yatsı namazlarında camide görsünler seni. O vakitlerde nerde olduğunu bilsinler. “O Müslümandır, ondan zarar gelmez.” Desinler.

Sana ihtiyacımız var kardeşim. Dünyanın her karış toprağında sana ihtiyacımız var…

Cihadın mübarek olsun. Allah utandırmasın.

                                                                                                                              

YAZAR HAKKINDA
Bilal Gümüş
Bilal Gümüş
96 Ankara doğumlu ilk orta ve lise Eğitimini Ankara'da tamamladı. Şuan ANKARA Üniversite'si hukuk fakültesi 2.sınıf Öğrencisi olarak Eğitimine devam ediyor. AGD liseler komisyonunda çeşitli birim başkanlıkları ardından Görevine Ankara şube liseler komisyon başkanı olarak devam ediyor.
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN