FİKRİYAT
Kudüs Gözlerinden Öperim
Kudüs Müslümanların öz annesinden öte sütannesiydi. Her Müslüman onun ellerinde doğardı, onun elleriyle tokatlanır ve ağlamadan önce Bi'r-ruh bi'd-dem nefdik ya Aksa derdi (Canımız kanımız feda olsun Ey Aksa) ve gözler gökte sapanlardan, taşlardan hürriyet çadırları kurardı. Onun sütüyle canlanırdı ufukları Mekke’nin, Medine’nin, Şam’ın ve İslam’ın.
Her genç kız, Kudüs’ün göğünde nişanlanır ve Kudüs’ün gölgesinde gelin olurdu. Gelinlikleri Kudüs’ün rengine boyanırdı, çeyizler Kudüs kokardı. Kızlar Kudüs’ü izler ve erkekler Kudüs’çe işlere koşardı. Damat kızı Kudüs’ten ister, Kudüs’ün kahvesini içerdi. Kudüs’ün elleri öpülürdü. Yeni doğan çocuklara Kudüs ismi verilirdi. Her çocuk Kudüs’e baba, Mescid-i Aksaya anne derdi. Ve gündüz Kudüs’te çalışır, gece Aksa’da dinlenirdi. Kudüs’ün gözleri öpülmeliydi, Kudüs böyle anılmamalıydı. Kudüs’ün gözyaşlarını taşıyoruz yırtık kesemizde, korkak yüreklerimizde…
Bir de Kudüs’ü bizden çalanlar var, kardeş katilleri. Her bir Kudüs aşığı hazır ol da bekleyen asker gibi değil, Ebrehe’nin fillerini ezilmiş ekin gibi yerle yeksan eden Ebabil gibi beklemeliydi.
Ah Kudüs! Ürkek yüreğimin korkusuz ve cesur aşkı…
Ne de çok yorgunsun? Her mücadelende yalnız, öksüz ve üvey. Tek yaşıyor, tek savaşıyor ve tek ölüyor gibisin. Dirilişinde bana da yer ver.
Ah Kudüs! Sen hürriyettin en çok, narkoza bağlı kalan dimağlara! En ağır sınavıydın insanlığın. Ve ben sana doğru süzülen serçeyim, yalnızca sana kavuşmaktır dileğim. Annemin adı Kudüs, Babamın adı Kudüs, Kardeşimin adı Kudüs, benim adım Aksa. Tel örgülerin ardında yükselen şiirler, kalemdir mürekkep tanımaz ruhlara ve şairler öldüğü zaman başlar bu şiir. Ve ben sana doğru süzülen serçeyim, katil yarasalarladır elbet cengim. Sapanına beni koy ve gönder Kudüs, belki göklerde Ebabil olur yine sana dönerim! Ebabillerin ayaklarında taşıdıkları o kutsal taşlar, senin topraklarında yoğrulmuştu.
Ah Kudüs!
Ah ürkek yüreğimin, cesur ve korkusuz AŞKI!
‘’Biz Doğunun çocuklarıyız. Hain Nemrut’un dağlarında koşan İbrahim biziz. Zalim Firavunun sarayında büyüyen Musa biziz. Ot bitmez kervan geçmez kör dünyanın her bir karış toprağında filizlenen gonca güller biziz. Güllere musallat kargaların mert savunucular bizleriz.
Bekle bizi anne,
Bekle bizi kardeşim,
Bekleyin bizi, Ey korkak bizler
Bekle bizi şifamızın tılsımı Aksa
Bekle bizi Kubbetüssahra
Bekle bizi Ey öksüz Mescid
Bekle bizi Filistin
Bekle bizi KUDÜS…
Biz, Kudüs’ün toptan ve kurşundan bahçelerine Hürriyet papatyaları serpen Ebabilleriz.
Kudüs semalarına süzülen Ebabil olmayı isterdim bugün.
ÖNCEKİ YAZI
30 GÜN TEKNOLOJİ ORUCU
SONRAKİ YAZI
BİR BARDAK CEHDE VEFA
YORUMLAR
AYŞE TURAN
20-06-2021 - 21:48
\nBir şiir ateşleyeceğim, kelamım dökülecek kalemimden kağıda.\nBir yumruk yükselteceğim,düşeceğim yollarına.. dilime dolanacak sana dair bir dua\nBir çocuk yetiştireceğim,İsmi Hanzala Yusuf ismi Nüveyba Kudüs ismi Ahsen Aksa.\nBizlerin nazlı Kederi olsanda İnşeAllah neslimizin kaderisin Aksa.\nUmudumuz kardan aydınlık sabahlara. \nKudüs\'ün ağıtını duyanlardan ve duyuranlardan Rabbim binlerce kez razı olsun.. Kaleminize kuvvet.\n
YORUM YAPIN
GENEL YAYIN YÖNETMENİ