EDİTÖR
Susmak Da Mücadeledir, Sabretmek De, Beklemek De
Sosyal medyada başlatılan hastag çalışmaları, bir konu ya da olay hakkında gündem oluşturmak için yapılırken, bazı gündemler de bir yönlendirme olmadan kendiliğinden oluşur zaten.
Terör olayları, afetler, ırkçı saldırılar ve bir takım sosyolojik konular hakkında oluşturulan gündemler hakkında herkes bir şeyler yazarken, konuya nötr kalmak insanın kendisini suçlu hissetmesine neden olabiliyor.
Mesela sosyal medyayı aktif kullanan biri, geçen ay ülkemizde çıkan orman yangınları hakkında; olayı telin eden bir paylaşım yapmamışsa, sanki yangınların çıkmasından hoşnutluk duymuş gibi algılanabiliyor. Buna sebep olanlar da sosyal medyada sürekli kutuplaştırıcı bir dil kullananlardır. Çünkü bu tipler orman yangınlarını çıkaranlara lanet okurken, yangınları çıkaranlara lanet okumayanlara da lanet okuyabiliyorlar. Fakat olaya tepki gösterenler, çoğu zaman kesin bilgi olmadan yaptıkları paylaşımlarda olayla alakası olmayan kişi ya da grupları hedef gösterdiklerinde yalan yanlış bilgiler hızlıca yayılabiliyor.
Dolayısıyla hastaglar yoluyla oluşan sinerji, birçok kişiyi gündem hakkında yorum yapmaya iterken; birilerinin hedef gösterilmesine, ayrılıkçı konuların temcit pilavı gibi ısıtılmasına, toplumsal kargaşa oluşmasına ve kişilerin ya da bazı grupların zarar görmesine de sebebiyet verebilmektedir.
Yakın zamanda yaşanan yangın felaketi üzerinden verdiğimiz örneği, tüm toplumsal olaylar ve bireysel yapılan beyanlar üzerinden de değerlendirdiğimizde; aslını bilmediğimiz konular hakkında yorum yapmamamız ve özellikle birilerini itham altında bırakacak ya da hedef gösterecek söylemlerden kaçınmamız gerektiği sonucuna varırız.
Herkesin konuştuğu bir konuda eksik kalmaman gerektiğini düşünüyor ve “Kambersiz düğün olmaz.” diyorsan; şeytana ve ona hizmet edenlere bir lanet oku, geç! Yoksa farkında olmadan sen de şeytana hizmet edebilirsin…
ÖNCEKİ YAZI
VAKT-İ TEHİRE DAİR
SONRAKİ YAZI
YERLEŞTİRME SANATI
YORUMLAR
YORUM YAPIN
GENEL YAYIN YÖNETMENİ