19 Ekim 2003 - Aliya İzzetbegoviç’in Vefatı 

Aliya İzzetbegoviç, 1925'te bugün Bosna-Hersek'in kuzeybatısında bulunan Bosanski Samac kasabasında Dünya'ya geldi. Müslüman bir ailenin çocuğu olmasının yanı sıra İslam düşmanı bir toplumda yetişti. Bir Alman lisesinde eğitimini aldı, disiplinli ve başarılı bir öğrenciydi. 

Yetenekleri ve İslami konulara merakıyla öne çıkan Aliya İzzetbegoviç henüz 16 yaşındayken arkadaşları ile beraber Müslüman Gençler Kulübü’nü (Mladi Muslimani) kurdu. İlk başlarda düşünce kulübü olan Müslüman Gençler, II. Dünya Savaşından önce aktivite kulübüne dönüştü ve yaptıkları ile II. Dünya Savaşında dikkat çeken bir kulüp oldu. Savaş sonrası komünist rejimin hâkim olduğu ülkede ciddi sıkıntılar çekmiş, yayımlanmış olan "İslam Manifestosu" kitabı sebebiyle hapis cezası almıştır. Politik olarak İslam'ı savunduğu için rejim tarafından problem olarak görülen Aliya İzzetbegoviç, hapishanedeyken daha çok düşünme fırsatı buldu ve "Doğu ve Batı Arasında İslam" adlı eserini yayımladı. Bu kitaplar hızlı bir şekilde yayıldı ve fikirleri çok sayıda insanı harekete geçirdi. Hapisten çıktıktan sonra parti kurup seçimlere katıldı ve ilk seçimlerde cumhurbaşkanlığını kazandı. Tek gayesi vardı o da “İslam”dı. O da “Ne yaptıysam Allah rızası için yaptım.” diyenler kervanındandı. 1990'lı yıllarda bu seferde Sırplar isyan çıkarttı. Ülke tekrardan savaşa sürüklendiğinde Saraybosna'yı terk etmedi hatta askerleri ile beraber cephede durdu, sığınaklarda yaşadı.1995 Dayton Anlaşması ile ülkesini savaştan kurtardı ve özgürlüklerini onlara tekrardan verdi. Dayton Anlaşması’na göre ülkede tekrardan yapılan seçimi de kazanarak tekrardan cumhurbaşkanı oldu ve 1998 yılına kadar görevini devam ettirdi. 19 Ekim 2003 tarihinde Müslümanların “Bilge Kral”ı vefat etti. Ve tabi ki herşey bittiğinde hatırlayacağımız şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın sessizliği olacak.



22 Ekim 1860 - İlk özel siyasi gazete Tercümanı Ahval çıkmaya başladı.

Tercüman-ı Ahvâl, İstanbul'da 1860-1866 arasında yayımlanan ilk özel gazetedir. Agâh Efendi ve edebiyatımızda "İlklerin Adamı" olarak tanınan Şinasi ile beraber 22 Ekim 1860'de yayımlanmaya başlandı. Haftada 3 gün yayımlanan bu gazete bazen rekabet amaçlı sayıyı 5'e çıkartmışlardır. Gazetede Batılı Aydın yazarlardan sayılan Şinasi, Ahmed Vefik Paşa, Ziya Paşa ve Refik Bey'in yazıları yayımlanmış, Osmanlı Devletinin durumu sıkça bu gazetede tartışılmıştır. Aynı şekilde edebi eserlerinde yer aldığı bu gazetede Batılı anlamdaki ilk Türkçe oyun olan, Şinasi'nin kaleme aldığı "Şair Evlenmesi" dizi olarak yayımlanmıştır. 

 

31 Ekim 1919 - Sütçü İmam, Kahramanmaraş'ta Fransız işgalcilere ilk kurşunu attı. 

Sütçü İmam, Kahramanmaraş'ın Uzunoluk semtinde süt satarak geçimini sağlıyordu. 31 Ekim 1919 günü çarşıda dolaşan 3 Müslüman kadına sataşan ve peçelerini açmak isteyen Fransız-Ermeni Lejyonerlere ilk müdahaleyi Çakmakçı Sait yapmıştır.  Lejyonerlerin üzerine yürüyen Çakmakçı Sait, yanında silah olmadığı için işgalci Lejyonerlerin silahlı saldırısına karşılık verememiş ve orada ölmüştür. Bunu gören Sütçü İmam, silahı ile işgalci Fransız-Ermeni lejyonerlerine ateş etmiştir ve bir işgalciyi öldürmüş diğerini ise yaralamıştır. 31 Ekim 1919'da düşmana ilk kurşunu atan Sütçü İmam, Kahramanmaraş'taki Kurtuluş hareketini başlatmıştır.

 

16 Ekim 1793 - Fransa kraliçesi Marie Antoinette giyotinle idam edildi.

Marie Antoinette, Fransız Devrimi esnasında "Vatan hainliği" ile suçlanarak giyotinle idam edildi. Kocası 16. Louis'in taç giyme töreni, Paris'te ekmek kıtlığının doruğa ulaştığı bir zamanda oldu. O zamanda söylenen şu meşhur "Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler." sözü her ne kadar onun tarafından söylendiği kesin olmasa da, söz ona mâl edilmiştir. Monarşiye içten içe soğumaya başlayan halk için bu sözün söylenmesi, Marie Antoinette ve 16. Louis'in yaşadıkları bir takım olaylar, savaşlardan belini doğrultamayan ekonomi ihtilal için yeterliydi. Fransız Devrimi’nde yakalanıp, yargılandıktan dört yıl sonra Devrim Meydanı'nda idam edildi.