FİKRİYAT

Teşbih Tanesi

Teşbih Tanesi
Bilindiği üzere ekonomi, dünyadaki neredeyse tüm savaşların altında yatan temek faktördür. Ve bu durum, ilk çağlardan günümüze dek süregelmiştir ve öyle görülüyor ki böyle de süregidecektir. Yaklaşık 600 yıl var olmuş, 200 yıl kadar da dünyada düzen kurmuş olan Osmanlı Devleti’nin çöküşünün ardında da ekonomik nedenler de hatırı sayılır bir yere sahipti. Yabancı sermayeye verilen kapitülasyonların ardından güçlenen yabancı sermaye, 19. Yüzyılda devlete borç verecek düzeye geldi. 1845 yılında Osmanlı Devleti, Alleon ve Baltazzi adından iki Galata Bankerinden borç aldı. İngiliz kurunun sabit tutulması şartı ile anlaşmaya varıldı. Ayrıca, bu bankerlere banka açma izni de verildi. Böylece 1847 yılına gelindiğinde, kırmızı kurdelesi abdestli mi yoksa abdestsiz italyan elleri tarafından kesilerek mi açıldı bilinmez ama bilinen gerçek şu ki, Osmanlı Devleti’nin ilk bankası olan Dersaadet Bankası açıldı. Açılmasına açıldı ancak, kurucularının pek itibarlı olmaması dolayısıyla rağbet görmedi ve iflas etti kısa sürede. Osmanlı Devleti de Kırım Savaşı masraflarını karşılayabilmek için İngiliz banker Rothschild’den borç aldı. Evet evet. Hani o dünyanın en zenginlerinden olan siyonist aile. Bu meşhur aile de bu borç karşılığında banka imtiyazı elde etti ve sermayesi İngiliz ismi Osmanlı olan Bank-i Osmanî kuruldu. İngiliz yapar da Fransız durur mu? Durmaz. ‘Biz daha iyisini yaparız, daha iyi sömürürüz pardon yardım ederiz.’ demek suretiyle Bank-ı Şahane-i Osmanî’yi kurdular. Sonra Osmanlı Devleti girdiği savaşlar sebebiyle bu bankalardan hayli borçlar aldı. Artık bu bankerler öyle bir duruma gelmişlerdi ki Osmanlı padişahlarının belirlenmesinde de rol alıyorlardı. Öyle ki Rus yanlısı Nedim Paşa, Osmanlı hükümetinin dış borçları ödeyemeyeceğini, dolayısıyla iflasını isteyince, dünya piyasalar şoke oldu. Bankerler Sultan Aziz’in tahttan indirilip yerine İngilizlerin pek tuttuğu Şehzâde Murad Efendi’yi geçirilmesinde rol oynadı. Galata bankerleri, cömertçe yaşamaya alışmış Şehzâde’yi de kredileriyle kendilerine bağlamışlardı. Sultan İkinci Abdülhamid Han padişah olunca, borç işleri için yahudi bankerleri değil de ermeni ve rum bankerleri tercih edince, Yahudi lobisinin tepkisini çekti. Bu sebepledir ki bu Yahudi lobileri İttihatçıları desteklediler ve Abdülhamid Hân’ın devrilmesinde etkin rol oynadılar. Meşhur İttihatçı sadrazam Talat Paşa’nın en yakınında da yahudi banker Emanuel Karasso vardı. Hani şu Erbakan Hoca’nın ağzından düşürmediği Emanuel Karasso. İşte böylece, Yahudi lobisi Osmanlı Devleti’nin çöküşünü hazırladı. 1997 yılında yahudi para babalarına akan hortumu kesen Erbakan da iktidardan alaşağı edildi. Ancak teşbih burada değil. Son yıllarda Türkiye’de bankalar %400 büyüme sağlamış. Buna rağmen sansürlüyoruz yahudiyi, faiz lobisi diyoruz. Korkmayın kardeşim, açıkça söyleyin. Benden sonra tekrarla: ‘Yıllar evvel bu yahudiler nasıl ekonomiyi ele geçirip devletimizi yıktılarsa, bugün de aynısını yapıyorlar. Karşı çıkanı da alaşağı ediyorlar.’ 1909-1997 tarihlerine bakmanız kâfi efendiler. Bu arada, mevzu ile alakalı daha da derinleşmek isteyen kardeşlere, Küre Yayınları’ndan çıkan ‘Yahudiler ve Modern Kapitalizm’ kitabı tavsiye edilir. Henüz ben de okumadım, bilginize. 

YAZAR HAKKINDA
Enes Malik Yılmaz
Enes Malik Yılmaz
İstanbul'da doğdu. Doğduğu şehrin karmaşası içinde büyüdü. İlk ve orta öğrenimini hala tamamlamadığını düşünüyor. Liseyi İstanbul, Eyüp'te bitirdi. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler öğrencisi. Arkadaşı vasıtası ile tanıştığı ve Necmettin Erbakan'ın cenazesinde idrak etmeye başladığı Mili Görüş'te mücadele etmeye çalışıyor.
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN