Şayet Allah size yardım ederse sizi yenecek hiç kimse yoktur. (Âl-i İmran 160)

Kim de Allah’ı, Resûl’ünü ve müminleri dost edinirse şüphesiz ki Allah’ın taraftarları, kesinlikle üstün gelecek olanlardır. (Mâide 56)

(Hayır, öyle değil!) İşin aslı biz bunları ve babalarını (yeryüzünde) faydalandırdık ve nihayet yaşadıkları ömür uzadı (ve bu duruma aldandılar). Görmüyorlar mı? Biz yeryüzüne gelip onu etrafından (müminlere fetihler ihsan ederek) eksiltiriz. (Bizim müminlere olan yardımımıza rağmen) onlar mı galip gelecekmiş? (Enbiyâ 44)

Allah, içinizden iman edip salih amel işleyenlere vadetti: Onlardan öncekileri yeryüzünün halifeleri kıldığı gibi onları da yeryüzünün halifeleri kılacak, razı olduğu dinlerinde kendilerine iktidar/güç verecek ve korkularından sonra onları emniyete kavuşturacaktır. (Nûr 55)

Gevşemeyin, üzülmeyin! Şayet inanıyorsanız üstün olan sizlersiniz. (Âl-i İmran 139)

Andolsun ki Zikir'den sonra Zebur’da da şöyle yazdık: “Şüphesiz ki yeryüzüne, salih kullarım vâris olacaktır.” (Enbiyâ 105)

Allah bu yardımı, sadece sizi zaferle sevindirmek ve kalplerinizi huzura erdirmek için yapmıştır. Yardım ve zafer, ancak kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olan Allah’tandır. (Âl-i İmran 126)

“Onlara Allah’ın yardımı kesinlikle ulaşacaktır.” (Saffat 172)

O gün Allah, gönülleri Rablerinin saygısıyla dopdolu olup O’na karşı gelmekten sakınanları üstün gayret ve başarılarından dolayı kurtuluşa erdirecek. Artık onlara hiçbir fenâlık dokunmayacak; hiçbir şeye de üzülmeyecekler. (Zümer 61)

Şanlı, şerefli bir zaferle sana yardım edecektir. (Fetih 3)

Hoşunuza gidecek bir başka lutuf daha var: Allah’ın yardımı ve pek yakında gerçekleşecek bir fetih! Mü’minleri müjdele! (Saf 13)