KÜLTÜR SANAT

Çıkmazlar

Çıkmazlar
Cenazesi musalla taşına konmuştu.  

Lise çağlarındayken, edebiyat öğretmeni onunla ve birkaç arkadaşı ile kısa film çekmek istemişti. “Hayatın İçinden” kitabından bir hikâye seçilmişti. Ya sebebini hatırlayamadığı bir durumdan dolayı film çekilememişti ya da çekilip arşive kaldırılmıştı. Neyse, önemi de yoktu artık.  

Çevresinde pek sevilmeyen bir girişimci olarak akıllarda kalacaktı. Cenazeye gelen çoktu. Özellikle ihracat yapan ve birbirini uzun zamandır görmeyen iş adamları için onun ölümü bir vesile olmuştu. Olayın anatomisini anlamak çok zor değildi. Ölüm, cenaze, Kur’an tilaveti, dua, pide, acele ile atılan kürek, toprak, daha cenaze mezara konmadan dünyalık diller ve ibret almayan kalabalık… 

İmam soracaktı: "Nasıl bilirsiniz? " 

Cemaat: “İyi Bilirdik."  

Ve koca bir yalnızlık içinde, belki gözyaşı dökmeyecek evlatların bile buradan sonra uğrak yeri adliye olacaktır. Hâlbuki ölüm bir reset atmaktır: Ölen kişiye değil, yaşayan ölülere...  

O bunu anlamak için geç kalan milyarlarca insandan biriydi. Kendini anlatırken başka arkadaşlarını düşünür ve onlarla kendini kıyas ederdi. Bazen onlara imrenir bazen de onları küçük görürdü. Bir tanesi vardı ki onun gibi olmak istemezdi. O da cenazeye gelmişti. Ona lakap takarlardı. Fakat o diğer arkadaşları gibi değildi. "Kul hakkı yememe" dengesi gözeten basit bir insandı.  

Basitti. Muhtemelen musalla taşında olmasaydı o arkadaşına bakar ve bir kere daha haline şükrederek ona bir şeyler söylerdi. Çünkü o arkadaşı toplumda konuşsa sözü dinlenmez, bir şey istese çok dikkate alınmaz, insanların kimi zaman işini gördürdüğü, kimi zaman da sıkıntı bu adam dediği biriydi. Ona göre de çoğu zaman öyleydi. Hatta ezik bir kimlikte adını anınca "o da şöyledir falan" derdi. Neden bu kadar ezdikleri biriyle arkadaşlık yaptığı konusu ise muammaydı. Belki de sadece lise arkadaşlığı ya da ego sponsorluğu… 

Birazdan cami çıkışı toplanacak cenaze tabutun başına gelecektir. Arkadaşıysa, yavaşça gelip, elini yeşil örtüye koyup, ona bir şeyler fısıldadı:  

"Yeşil sana yakışmış dostum." 

YAZAR HAKKINDA
Ahmetcan Yılmaz
Ahmetcan Yılmaz
Genç İstikbal Dergisi Yazarı
YORUMLAR
İçeriğe ait yorum bulunmamaktadır.
YORUM YAPIN